İstanbul, birçok medeniyetin bu şehri ele geçirmeye çalıştığı 8 bin yıllık bir yerleşim yeridir. Yedi denizin İstanbul limanlarına demirlemiş gemileri ve birçok kervan, dünyanın bir ucundan getirilen malları İstanbul pazarlarında satışa sunuyordu. Şehrin etrafındaki binlerce tarihi yapı günümüzde İstanbul’u devasa bir açık hava müzesine dönüştürüyor.
Toplumsal hafızayı canlı tutan çok sayıda ünlü cadde, restoran, kafe veya pastane de İstanbul’un nostaljik mekanları arasındadır. Kısaca İstanbul bize “beni yeniden keşfet” diyor.
İstanbul’u keşfetmek için birkaç gün, haftalar veya aylar yetmez. Turist rehberleri ve gezilecek tarihi yerler İstanbul için oldukça fazladır. Her yerin bir tarihi olduğu yerde, çıkardığınız her taşın, vurduğunuz her kazının altından özel bir hikaye çıkar.
Boğaz’ın sularıyla çevrili tarihi yarımada, eski surlarla çevrili Bizans ve Konstantinopolis şehirlerine ihtişam katan bir dizi büyüleyici anıta ev sahipliği yapıyor. Günümüz İstanbul’una yapılan hemen hemen her ziyaret, UNESCO tarafından çarpıcı mimari şaheserleriyle tanınan tarihi mahallede bir gezinti ile başlar.
inanılmaz var istanbulda gezilecek tarihi yerler. Faith semtinden ve ötesinden en iyi tarihi yerler, bu yerleri ziyaret etmeyi asla kaçırmak istemeyebilirsiniz. Ayasofya, Sultan Ahmet Camii (Tarihi Sultanahmet Camii), Topkapı Sarayı, Rumeli Hisarı, Galata Kulesi, Yerebatan Sarnıcı, İstanbul Arkeoloji Müzesi, Kapalı Çarşı vb.
Ayasofya’nın ihtişamı
Nefes kesen Ayasofya, eski bir kilise, cami idi ve şimdi İstanbul’da bir tarih müzesi. Müzenin yapısal binası, Bizans yönetiminden Konstantinopolis’teki Osmanlı ihtişamına geçişi temsil ediyor.
Ayasofya, antik dünyanın en olağanüstü anıtlarından biridir, Bizans mimari uzmanlığının özü olarak kabul edilen özellikle büyük bir kubbeye sahiptir. 537 yılında İmparator Justinianus tarafından yaptırıldığından bu yana yaklaşık bin yıl boyunca, 1453 yılına kadar Rum Ortodoks katedrali ve Konstantinopolis Patrikhanesi olarak hizmet vermiştir.
Etkileyici mimarisi, zengin tarihi, dini ve kültürel önemi ve yenilikçi özelliği ile yüzyıllardır zamana direnen Ayasofya, İstanbul’un en büyük Doğu Roma kilisesidir. Dünyanın en eski ve en hızlı tamamlanan katedrali, aynı yerde üç kez kuruldu. Havada asılı duran baş döndürücü kubbesi, yekpare mermer sütunları ve eşsiz mozaikleriyle mimarlık tarihinin başyapıtlarından biridir.
Sonraki 500 yıl boyunca camiye dönüştürülmüş ve 1935 yılında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasında müze olarak hizmet vermiştir. Şu anda Ayasofya, Topkapı Sarayı’ndan sonra Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ikinci müzesidir. Sayısız restorasyondan sonra ortaya çıkan altın mozaiklerle süslenmiş muhteşem iç mekanlarıyla yılda 3 milyondan fazla turist ve ziyaretçiyi kendine çekiyor.
Ayasofya Müzesi’nin içi kadar dışı da gözde. Kuruluşun dışındaki Sultan Türbeleri, İstanbul’da ilk ziyaret edilecek tarihi yerler arasındadır. Burada, Sultan II. Selim, Sultan III. Murad, Sultan III. Mehmed, Sultan I. Mustafa ve Sultan İbrahim türbeleri ve şehzadeler Türbesi bulunmaktadır. İkinci Ayasofya’yı dört minaresi, Tıp Fakültesi’ni, Mekteb-i Mektebi’nin şadırvanını, geçici konutu, kamu binalarını, payandaları, hazine binasını ve imaret evini Mimar Sinan’ın yaptığı bilinmektedir. Bunlar da yapının ihtişamını arttırır.
Bu yazımızda İstanbul’da gezilecek tarihi yerleri sizin için paylaştık, bir önceki İstanbul’da gezilecek muhteşem tarihi yerler konu başlıklı yazımızın ilginizi çekebileceğini düşünmekteyiz. Eklemek istediklerinizi yorumlar kısmında bizimle palaşabilirsiniz. 🙂